E-Bülten listemize abone olun.

ABONE OL
0
Logoyu Büyütelim Mi?

Logoyu Büyütelim Mi?

Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, develer tellal, pireler berber, grafik tasarımcılar grafik tasarımcı, müşteri temsilcileri müşteri temsilcisi iken, Maslak Oto Sanayi civarında bir kral yaşarmış. Kral’ın üç tane oğlu varmış, bir de bir türlü iyileşmeyen hastalığı…

Kral, bir gün üç oğlunu yanına çağırmış ve şöyle demiş:

‘’Evlatlarım, benim ömrüm artık sona eriyor. Çok yakında emekli olup Asos’a yerleşeceğim. Hayatımın son dönemlerini organik tarım yaparak geçirmek istiyorum. Glütensiz, ketojenik diyet felan derken belki sağlığım da düzelir.’’

Kralın pek bir sabırsız tabiatlı oğlu olan bir numara hafif hafif öksürünce Kral kendine gelmiş:

‘’Sizi bugün buraya Krallığıma ait accountları içinizden birine devredeceğimi söylemek için topladım. Şimdi krallığımızı tanıtmanız için üçünüzden de birer kampanya istiyorum. Ama 360 derece düşünün, herkesi yakalayın. 30 gün sonra yine burada bir toplantı set edin! ’’

Üç kardeş birbirini süzmüş. Hepsi babalarına 30 gün sonra harikulade fikirlerle geleceklerini vaat edip yanından ayrılmış.

 

 

En büyük oğul, 30 gün boyunca internette ne kadar yaratıcı fikir varsa araştırmış. Hangisini ne kadar değiştirerek kendi kampanyasına uyarlayabilir düşünmüş. Son gece oturup birkaç saatte çalıntı fikirlerden yamalı bir kampanya oluşturmuş.

 

 

Ortanca oğul işi abisinden biraz daha ciddiye almış. Bir strateji bir de yaratıcı ekip kurmuş. Stratejiciler harıl harıl araştırma yapıp, güçlü bir kampanya için yol haritası oluştururken yaratıcı ekip onlardan bağımsız bir fikirle gelivermiş. Ortanca oğul iki ekip arasında günlerce süren savaştan öylesine yorulmuş ki, en sonunda yaratıcı ekibin dediğini kabul etmiş. Hiçbir dayanağı olmayan ama yaratıcılığı fena olmayan fikri allayıp pullayıp kampanyasını tamamlamış.

 

 

Küçük oğul işini biliyormuş. Krallığı ile vatandaşlarda yaratmak istediği etkiye odaklanarak, krallığın güvenilir, cömert ve saygın yönünü öne çıkaracak bir kampanya hazırlamak için gece gündüz çalışmış. Ekipler arası tartışmaları ustalıkla yönetmiş, yeri gelmiş uyumamış, grafik tasarım ekibi ile sabahlamış öğle yemeğine çıkmadan günü kapatmış ama babasına verdiği sözü yerine getirmek için hiçbir fedakarlıktan kaçınmamış.

 

30 günün sonunda Kral üç oğlunu da karşısına toplamış. Büyük oğlunun kampanyasını eline alır almaz çalıntı fikirlerin izleri tespit etmiş. Hemen kampanyanın üstünü çizmiş. Sıra ortanca oğluna gelmiş. Ortanca oğlunun cesareti biraz kırılsa da güçlü fikrine duyduğu güvenle kampanyasını babasına sunmuş. Kral ilk bakışta iyi gibi görünen fikrin hiçbir dayanağı olmadığını hemen anlamış. Ne de olsa adam kral! Kaçın kurrasıymış!

 

Küçük oğul, abilerinin kem gözleri, kıskanç bakışları altında günlerce uğraşarak ve kafa yorarak hazırladığı kampanyayı babasına sunmuş. Babasının gözleri ışıldamış. O gülümsedikçe abiler kıskanmakta, küçük oğlanın yüreği mutlulukla dolmaktaymış. Kral kampanyayı incelemiş, incelemiş, incelemiş. Sonra oğluna dönüp demiş ki:

 

‘’Her şey çok güzel ama logoyu bi tık büyütelim’’

Evet masal gibi dinlediğinizi biliyoruz.

 

Ancak bu tamamiyle gerçek ve çok hüzünlü bir destandır.

 

Nice yiğitler bir logo yolunda ne metrik sistemde ne emperyal sistemde yeri olan ‘‘tık’’ birimi ile uğraşırken heder oldu! Ne kampanyalar bu savaşlarda yok olup gitti! Bilseniz emin olun o cümleyi bir daha kurmazdınız!

 

Logoları Büyütmemek için 4 Neden!

1. Logoyu büyütmek sizi küçültür.

Kral, logoyu büyütelim derken vatandaşlarının krallığını ve logosunu her halükarda hatırlamasını istiyordu. Halbuki vatandaşlarının sadece logoyu hatırlamasını hedefleyip, tasarımların grafik dengesini bozmak, ortaya çıkan işin kalitesini düşürmek demekti. Kalitesi düşmüş, kötü bir işin altında dev logonuzun olduğunu bir düşünsenize. Herkes bu berbat işin altında sizin markanızın imzası olduğunu hatırlarsa, emin olun bu işinize hiç yaramayacak!

 

2. Logonuz Kötüyse Detaylar Da Ölür!

Kral logonun büyütülmesini isterken biraz da detayların kaybolmasından korkuyordu. Halbuki doğru mesajı veren başarılı bir logosu olsaydı her boyutta izleyicide aynı hisleri yaratırdı. Yani kurumsal kimliğinizin yapı taşlarından biri olan logonuz başarılı değilse, boyutu ne olursa olsun, kullanıldığı mecrada markanız ile ilgili ihtiyacınız olan fikri vermeyecek!

 

3. Logonuzu Büyüterek Müşterinizin İhtiyaçlarına Ulaşmamasına Sebep Olabilirsiniz!

Kral, logoyu büyütmek isterken krallık ile ilgili asıl vermek istediği mesajı gölgede bırakabilirdi. Müşterilerin ziyaret ettikleri online alışveriş sayfasında logonun yanlış boyutlandırılması sebebiyle bir türlü satın al tuşunu bulamadıklarını bir düşünün! O web sayfası tasarımı sizce de tamamen işlevsiz değil mi?

 

4. Logonuz Büyümedi Diye Sayfa Ziyan Olmaz!

Kral küçük oğlunun tasarladığı kampanyanın web sitelerini ve diğer tasarımlarını incelerken sayfada birçok boş yeri fark ettiği için logoyu büyütmek istemişti. Ne vardı, logo biraz daha büyük olsa daha görünür olurdu. Sizin de markanızın daha görünür olmasını istediğinizi biliyoruz. Ancak markanızın görünürlüğünü logonuzu büyüterek arttıramazsınız.

 

İyi bir kampanya, iyi bir marka konumlandırma, iyi bir reklam söz konusu olduğunda logonuzun büyüklüğü tamamen iletişimin içindeki yeri ve diğer öğelerle ilgili olur. Bu nedenle siz logonuzun boyutunu değiştirdikçe, görseldeki iletişim zarar görür. Bırakın sayfada iletişim ve mesaj için yeterli alana uzmanları karar versin!


0

Yorumlar